topraKokusu/194

  • 70 cm x 50 cm x 3 cm
Turgay Sarı’nın bu eseri, doğa ile insan yerleşimi arasındaki uyumu ve karşılıklı etkileşimi güçlü bir şekilde yansıtan, etkileyici bir peyzaj tablosudur. Kompozisyon, yeşilin binbir tonuyla kaplı yamaçlara serpiştirilmiş küçük evlerin oluşturduğu pastoral bir sahneyi canlandırıyor. İşte bu tabloya dair detaylı bir yorum: 🏞️ Kompozisyon ve Perspektif Tablo, eğimli bir yamacın yukarıdan aşağıya bakışla verilmiş bir perspektifini içeriyor. Yerleşim, yamaç boyunca teraslama hissi uyandıracak şekilde dizilmiş evlerle betimlenmiş. Bu katmanlı yapı, hem ritmik bir düzen hissi yaratıyor hem de insan eliyle şekillenen bir doğa görüntüsü sunuyor. Perspektif, izleyiciyi manzaranın içine çekerken aynı zamanda bir kuşbakışı izlenimi verir. 🎨 Renk ve Doku Kullanımı Yeşilin Çeşitliliği: Eserdeki yeşil tonlarının zenginliği, doğanın hem durağan hem de devinimli karakterini hissettiriyor. Açık sarıya çalan üst tonlar, güneş ışığını ima ederken koyu yeşiller derinliği artırıyor. Kırmızı, Turuncu, Beyaz: Evlerin çatıları ve cephelerinde kullanılan kırmızımsı ve beyaz renkler, doğaya karşı insan varlığının izlerini sembolize ediyor. Bu renkler, manzaranın içinde kaybolmuyor ama onunla yarışmak yerine tamamlayıcı bir rol üstleniyor. Fırça Dokuları: Kalın fırça darbeleri ve katmanlı boya uygulamaları, yüzeyde bir dokunsallık yaratıyor. Özellikle yamaçtaki kıvrımlar, toprağın ve çimlerin gerçek dokusunu çağrıştırıyor. 🌿 Tematik Okuma: Doğa ve İnsan Arasında Turgay Sarı’nın bu çalışması, kırsal yaşamın doğayla olan saygılı ve dengeli ilişkisini ön plana çıkarıyor. Evlerin büyük kent planlamalarının aksine doğaya rağmen değil, doğayla birlikte var olduğunu görüyoruz. Bu, sürdürülebilir yaşam ya da yerel bilgelik gibi kavramlarla örtüşen bir duyarlılığı yansıtıyor. Evin, insanın barınağı olarak değil, doğanın bir parçası olarak yerleştirildiği bir dünya sunuluyor bize. 📚 Sanatsal ve Duygusal Etki Bu tabloya bakan izleyici, sadece bir coğrafyaya değil, aynı zamanda huzura, sadeliğe ve geçmişe dair bir özleme de bakıyor gibidir. Kent yaşamının kaotik düzenine karşılık, burada görülen yapıların düzeni neredeyse sessiz bir direniştir. Aynı zamanda, çocukluk anılarını veya köy yaşamına dair kolektif belleği de tetikleyebilir. 🔎 Genel Değerlendirme Bu eser, doğa ile kültürel yaşamın iç içe geçtiği yerel bir ekosistemi temsil ediyor. Turgay Sarı’nın renk seçimleri ve kompozisyon yapısı, izleyiciyle doğrudan bir empati kurmayı amaçlıyor gibi. Resim, sadece görüleni değil, hissedileni de aktarıyor.

Details

  • Height 70 cm
  • Width 50 cm
  • Depth 3 cm
  • Mediums Painting

Availability Status

₺45.000,00
Local Pickup Yalova, Türkiye
Domestic Shipping Türkiye
Pay Icon

Pay directly to the artist with no commission

Frequently Asked Questions

About the Artist

Erzurum’da doğan Turgay Sarı, 1998 yılında Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar K.K. Eğitim Fakültesi Resim bölümünden mezun olmuştur. Sanat yaşamı boyunca 11 kişisel sergi açmış; 200’ün üzerinde karma sergi, bienal ve sanat organizasyonunda eserleriyle yer almıştır. Sanatçının üretim pratiği son yıllarda “topraKokusu” teması etrafında şekillenmekte; doğayla, aidiyetle ve belleğin izleriyle kurduğu derin ilişkiyi görselleştirmektedir. Bu tematik yaklaşım, izleyiciye hem toprağın fiziksel dokusunu hem de onunla kurulan duygusal bağları düşündürür. Turgay Sarı’nın son dönem eserleri, çeşitli özel koleksiyonlara dahil edilmiş; kurumsal firmalar, oteller ve yurtdışındaki sanat koleksiyonlarında yer bulmuştur. Sanatsal üretimlerinin yanı sıra, halen Yalova Atatürk Bilim ve Sanat Merkezi’nde sanat eğitmenliği görevini sürdürmektedir.