Babaya Güven

  • 100 cm x 3 cm
Bu eser, bir çocuğun mutlak teslimiyetle uyuduğu, sonsuz bir güvenle sarındığı baba figürünü; bilincin, sezginin ve koruyuculuğun sembolü olan ahtapotla bütünleştirir. Ahtapotun kolları, çocuğun etrafını nazikçe sarar; yüzeyindeki gözler her yönü gözeten bir bilinç halini simgeler. Bu gözler, hem dış dünyadan gelecek tehditlere karşı bir alarmdır, hem de babanın çocuğa dönük dikkatinin, şefkatli farkındalığının ifadesidir. Çocuğun huzurla kapalı gözleri, “babaya güven” in sessiz ama derin bir kanıtıdır. Burada güç sert değil, sarmalayan; koruma korkuyla değil, sevgiyle biçimlenmiştir. “Babaya Güven”, babalık olgusunu bir güven kozası olarak yorumlar. Bu tablo, yalnızca bir koruyuculuğu değil, güvenin inşa ettiği bir içsel barışı ve koşulsuz teslimiyeti yüceltir.

Details

  • Height 100 cm
  • Depth 3 cm
  • Mediums Painting

Availability Status

Collected
Collector

Unknown Collector

Domestic Shipping Türkiye
Pay Icon

Pay directly to the artist with no commission

Frequently Asked Questions

About the Artist

Önder Özgenç, 2016 yılında Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden ikincilikle mezun oldu. Akademik ve sanatsal yolculuğuna Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Resim Anasanat Dalı’nda yüksek lisans teziyle devam ederek 2021 yılında bilim insanı ünvanını kazandı. “Çağdaş Türk Resim Sanatında Toplumsal Gerçekçilik Bağlamında Baba Rolünün Temsili” başlıklı tezi, kişisel deneyim ile toplumsal yapılar arasındaki kesişime olan derin ilgisini yansıtmaktadır. Özgenç, resimlerinde bastırılmış duygular, aile rolleri ve bireyin toplum içindeki konumu üzerine katmanlı anlatılar sunar. Son dönemlerde karikatür sanatına yönelen sanatçı, bu doğrudan ve eleştirel anlatım biçimini benimseyerek çalışmalarının yönünü de bu doğrultuda etkilemeyi başarmıştır. Mizahla duygusal derinliği harmanladığı bu yeni yaklaşımı, resimlerine de yansımaktadır. Kültürel çeşitliliğe ve entelektüel gelişime açık bir bakış açısıyla üretimlerine devam eden Önder Özgenç, kişisel hikâyeleri daha geniş toplumsal gerçekliklerle buluşturan eserler ortaya koymayı sürdürmekte; kendine özgü görsel diliyle hem düşündürmeyi hem de hissettirmeyi amaçlamaktadır.